vakit tamam... seni terk ediyorum.
o bütün alışkanlıklardan
ve bütün sıradanlıklardan öteye,
yorumsuz bir hayatı seçiyorum.
doyamadım inan,
kanamadım sevgiye...
korkulu geceleri sayar gibi,
deprem gecesinde bir yıldız,
birdenbire kayar gibi;
ellerim kurtulacak ellerinden,
bir kuru dal, ağacından
çatırdayıp kopar gibi...
aşksa bitti...
gülse, hiç dermedik.
bul kendini kuytularda, hadi dal!
seninle bir bütün olabilirdik...
hoşçakal gözümün nuru,
hoşçakal...
vakit tamam... seni terk ediyorum.
bu, kırık ve incecik
bir veda havasıdır.
tutuşan ellerimden
parmak uçlarına değen sıcaklık,
incinen bir hayatın yarasıdır...
kalacak tüm izlerin hayatımda.
gözümden bir damla yaş,
sızlayıp resmine aktığında;
bir yer bulabilsem keşke
bir yer, seni hatırlatmayan;
kan tarlası gelincik şafağında...
ölümse, korktun.
savaşsa, hep kaçtın...
vur kendini kuşkularda, hadi al!
sen bir suydun oysa,
sen bir ilaçtın...
hoşçakal canımın içi,
hoşçakal…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder